Biliyorsunuz, yerel seçimler kapıda. Tüm ülkede olduğu gibi, Bursa’da da, Belediye başkan adayları bir bir ortaya çıktı. Bursa’da Büyükşehir için sahneye çıkanlar arasında üç iddialı isim var:
Alinur Aktaş, Mustafa Bozbey ve Selçuk Türkoğlu... Diğerlerinin alacakları oy yüzdesi bir elin parmaklarını geçmez… Eğer bu satırları okuyanlardan darılan olursa, 31 Mart gecesi konuşuruz artık. Ömrümüz varsa telefonum açık olacak…
Önce bir hatırlatma yapalım.
Son genel seçimlerde Bursa'da tablo şu şekildeydi:
AK Parti yüzde 38,80, CHP yüzde 24,40, İYİ Parti yüzde 12,19, MHP yüzde 8,53, YSP (DEM oldu)yüzde 4,28... Diğerleri ise hepsini toplasan yüzde 5
Gelelim, iddialı olduğunu söylediğimiz isimlerden biri olan Selçuk Türkoğlu'na… Selçuk Türkoğlu son seçimde Bursa’da 12,19 olan partisinin oy oranlarını koruyabilecek mi? Yetmez, bu oyu artırabilecek mi? Bunun için Bursa'ya ne gibi vaatler sunacak? İşte bu sorulara kendisinden henüz tatmin edici cevaplar alamadık. Haliyle Türkoğlu'nun bu sessizliği, halk arasında soru işaretlerine neden oluyor. Türkiye'nin dördüncü büyük kentinde aday olan, üstelik eski il başkanı ve halen de milletvekili olan birinden daha iddialı ve net bir tavır bekleniyor doğrusu.
Türkoğlu'nun gündeminde Bursa’ya neler yapacağı yok henüz. Sürekli olarak en iddialı rakibi olan seçimin favorisi Alinur Aktaş'a yönelttiği eleştiriler var. Nitekim birkaç gün önce düzenlediği basın toplantısında herkes projelerini beklerken, temcit pilavı misali bilmem kaçıncı kez BUSKİ'yi anlatmış durmuş… Oysa bu konu çoktan mahkemeye intikal etti ve suçlular zaten yargılanıyor.
Üstelik konuyu savcılığa taşıyan kişi de, Türkoğlu’nun aklına estikçe eleştirdiği Alinur Aktaş. Yanlış anlaşılmasın, elbette ki, görevini kötüye kullanan bir memuru eleştirmek son derece doğaldır… Görevini kötüye kullanan 20 yıllık bir memur var. Nitelikli dolandırıcılık yapmış. Ama şunu da herkes bilsin ki, o memur cebine indirdiği paraların bir kısmını ödedi, kalan kısmı için mallarına devlet el koydu. Mahkeme sonuçlandığında her kuruşu faizi ile ödeyecek. Kaçışı kalmadı velhasıl.
Şimdi gelelim Türkoğlu’nun diğer rakibine. Türkoğlu'nun diğer rakibi CHP adayı Mustafa Bozbey. Hah işte bu Bozbey’in NİLVAK ve VEREV olaylarını ayyuka çıktı. Ama nedense Selçuk Türkoğlu’dan bu konuda çıt çıkmıyor? En küçük eleştiri yapmadı şu ana kadar….Neden? … Herkes bunu merak ediyor… Mustafa Bozbey'in Nilüfer Belediyesi'ni, 20 yıl süreyle adeta “mekânın sahibi” edasıyla yönetmesi, Türkoğlu'nun dikkatini hiç mi çekmedi?... Görünen o ki çekmemiş. Mesela Nilüfer Belediyesi’ne başkan olduğu yıllarda NİLVAK diye bir vakıf kurmuştu Mustafa Bozbey… Biz o vakfı Nilüfer Belediyesi’nin biliyorduk. Ama Bozbey bir gün canlı yayına çıkıp, "NİLVAK aile vakfımız" dedi!... Tam bunu anlamaya, çözmeye çalışıyorduk ki, şimdi birde VEREV İnşaat meselesi çıktı ortaya.
Mustafa Bozbey, Nilüfer Belediye başkanıyken belediyeye ait en kıymetli arsalardan birini yap-işlet-devret modeliyle VEREV İnşaat diye bir firmaya kiralamış.
İşe bakın ki bu VEREV İnşaat, Bozbey’in o dönemde evli olduğu eski eşi, yeğenleri ve sıkı durun kendisinin doğrudan ortağı olduğu bir şirketmiş!... Bozbey’in şirketi, Bozbey’in başkan olduğu Nilüfer Belediyesi’nden arsayı aylık 5 bin liraya 25 yıllığına kiralamış. Üzerine bir bina yapmış, o binanın üst katını da Nilüfer Belediyesi’ne aylık 140 bine geri kiralamış!... Veren Bozbey, alan Bozbey! Bunları söyleyen de düne kadar CHP’de ilçe başkanı olan Serda Tandoğan Kuru. NİLVAK için, “Ailemizin vakfı” diyen de bizzat Mustafa Bozbey. Buna tek kelime etmeyen de Selçuk Türkoğlu…
Ne olduğunu, biri bana anlatsa ya sevabına.
VEREV meselesi patladığı günden beri, Selçuk Türkoğlu’dan, “Hadi yüzünüz kızarmıyor da…” diye başlayan cümlelerle dolu bir bülten bekliyorum, gelmiyor bir türlü. Neden?
Kestane kebap, acele cevap.
***
Yazının son kısmında da bir hatırlatma yapayım.
İYİ Parti son seçimde yüzde 12,19 oy almıştı. Eğer Selçuk Türkoğlu, bu oranın altında bir performans sergilerse, ne yapacak? Hele birde partisi oyunu artırır, Bursa’da ise oyları düşerse ne olacak? Bunu kim, nasıl izah edecek? Bunu da ben değil sevgili dostum Selçuk Türkoğlu düşünsün artık…