Geçen gün canım park bahçe dolaşmak istedi.
Ne de olsa gölge adamım.
Beni kimse göremiyor, görse de tanıyamıyor.
Yürürken birkaç tanıdığa rastladım.
Aslında tanıyamazlardı ama yine de içimden onları atlamak geldi.
Böylece gördüğüm ilk parka dalıp, ektim onları.
Ekerim.
Kafaya koyduğumda herkesi ekerim.
O gün hava güneşliydi.
Ama parkın etrafında yükselen dev binalar yüzünden her yer koyu gölgeydi.
Yürürken tanıdıklarımı ektiğim parkın ortasında yıkılmış bir inşaata rastladım.
Devam ettiğimde, inşaatı devam eden ama neredeyse yola taşmış olan binalar gördüm.
İçimden “Yazık oldu Nilüfer’e” diye geçirdim.
Yükselen binaların gölgesindeki cennet gibi parkın ortasına doğru, çimenlerin üzerinden yürümeye devam ettim.
Bir yandan da, Barış Manço’nun; “Hava ayaz mı ayaz, ellerim ceplerimde. Bir türkü tutturmuşum, duyuyorsun değil mi?” diye başlayan şarkı sözlerini mırıldanıyordum.
Parkın ortasına geldiğimde birde ne göreyim?
Bir tane baraka.
Ama işyeri olmuş.
“Ben o parkın ortasına küçük bir çadır kursam, şehirde ne kadar zabıta varsa başıma üşüşürdü.
Adamlar kocaman bir barakayı süsleyip püsleyip parkın ortasına koymuşlar” diye geçirdim.
Binaya yanlış görmediysem, Devletin eski bakanları, görevdeki belediye başkanları girip çıkıyordu.
Ama hiç kimsenin gıkı çıkmıyordu.
Birde genç bir delikanlı, yanında da tanıdık birkaç yüz vardı sanki.
Tanıdığım kimi gazetecilere benzettim sanki onları.
“Acaba yanlış mı gördüm?” diye düşündüm.
Emin olmak için sağa sola iyice baktım.
Baraka iş yeri tam parkın ortasındaydı.
Nur topu gibiydi.
Ada gibiydi.
Cennet gibi yeşilin ortasındaydı.
Yükselmişti yerden
Sonra bir baktım ki, Fomara meydanındaydım.
Sanki orada bir eylem yapılıyor gibiydi.
Meydanda da 15/20 kişi vardı.
Birini gözüm bir yerden ısırdı sanki.
Emin olun ısırdı.
Sonra, dilime bu kez de Fikret Kızılok’tan bir şarkı dolandı.
“Bir gün olsun unutunca, dışımda kalıyorsun, oysa seni düşününce, içime sığmıyorsun
Zaman zaman, zaman zaman o zaman
Zaman zaman, zaman zaman o zaman”
Olana bite anlam vermeye çalışıyordum.
Derken uyandım.
Meğer rüyaymış.
Kalktım yüzümü yıkadım.
Var mı bu rüyaya yorum yapacak bir dost?