"Life is what happens to you when you're busy making other plans", yani "Hayat siz başka planlar yapmakla meşgulken başınıza gelen şeydir."
Bu söz ABD’de yayınlanan Reader's Digest adlı bir aile dergisindeki makalede yer almış.
The Beatles grubunun müzisyenlerinden biri olan John Lennon bu sözü bir bestesinde kullanınca ünlü bir söz haline geldi.
Konumuz Lennon değil, bestesindeki sözden yola çıkmak istedim sadece.
***
Öncelikle belirteyim ki bu yazıdaki, AK Parti Bursa’da yeni dönem analizi ile Bursa şaibeler iki ayrı analiz konusudur.Şimdi devam edelim.
***
Pazartesi günü için çatısı aktığı için bize hayatı zehir eden ofisimizi taşımayı planlamıştım. AK Parti Bursa İl Yönetim Kurulu tanıtım toplantısı nedeniyle planı değiştirdim. Pazar günü akşam saatlerinde eşine ender rastlanan çok değerli bir insan olan meslektaşım Türkan Genç’in vefatı ile yine plan değişti. AK Parti İl Başkanlığı’nın toplantıyı 1 saat erkene alması ile bir revizyon daha yaptık.
Plana göre, önce AK Parti yönetiminin tanışma toplantısına sonra da cenazeye gidecektim.
Pazartesi sabahı taşıma şirketinin, “İlla da bugün bu iş bitecek” dayatması ile bütün revizyonlar geçersiz oldu. Bir umut cenazeye yetişmek istedim ama bu kez de araç arızası çıkınca olmadı.
Her şey nasip işte.
Sevgili Türkan’ı hiç beklemediğimiz bir anda kaybettik. Rabbim mağfiret eder inşallah.
***
Hayatın bize çizdiği rotada ilerledik ve yeni ofisimize taşındık.Sonrasında da, iktidar partisinin yenil yönetiminin yürütme kurulu toplantısının içeriğini inceledik.
Gördüğümüz tablo olumlu oldu.
Güzel bir kadro kurmuşlar, Allah yardımcıları olsun.
Şimdi birkaç tespit yapmak istiyorum.
İktidar partisinin çiçeği burnunda İl Başkanı Davut Gürkan oldukça naif bir insan.
Kızılay gibi bir kurumun Bursa Başkanlığı’nı yapan Gürkan, bu kurumun burnunu kanatmadı, ayağına taş değdirmedi, büyük paralar dönen kurum hakkında hiçbir şaibe duymadık.
Bu yönü ile ele aldığımızda, AK Parti’nin Bursa’da doğru bir il başkanı seçtiğini rahatça söyleyebiliriz.
Ancak şunu da söylemekte fayda var. Davut Gürkan’ın ve yeni yönetim kurulu üyelerinin omuzlarına çok büyük bir sorumluk yüklendi. Allah kolaylık versin.
Nasıl bir sorumluluk mu?
Anlatayım.
Davut Gürkan’dan önce Ayhan Salman İl Başkanıydı.
Salman 3,5 yıl süren il başkanlığı sırasında 2 seçimi yönetti.
İlki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimiydi.
Salman’ın dümeninde olduğu AK Parti Bursa’da hem Cumhurbaşkanlığı hemde Milletvekilliği seçiminde tarihi bir başarıya imza attı.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Türkiye genelince Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan %52,6 ve Milletvekilliği seçiminde de Cumhur İttifakı %53,6 oy aldı.
Bursa’da ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a %55,5 ve Milletvekili adaylarına da %56,8 oy çıktı.
Yani Cumhur İttifakı Bursa’da hem Cumhurbaşkanlığı hem de Milletvekilliği oylarında Türkiye ortalamasını 3 puan üzerinde oy aldı.
Ayhan Salman’ın İl Başkanı olarak girdiği yerel seçimde de benzer bir tablo yaşandı.
Türkiye o seçime finansal terör saldırıları altında girdi. ABD doları gece yarılarında değerleniyor, patates soğan gibi her yemeğin garnitürü olan sebzelerin fiyatı adeta uçuyordu.
Bu atmosferde, AK Parti İstanbul ve Ankara başta olmak üzere önemli Büyükşehirlerdeki Belediye Başkanlıklarını kaybetti. Bursa’da ise sadece 3 ilçede CHP’li adaylar kazanırken, Büyükşehir dahil diğer ilçeleri AK Parti ve Yenişehir’i de ittifakın diğer adayı MHP kazandı.
Türkiye genelindeki tablonun aksine her iki seçimde de başarılı olunmasında elbette AK Parti ve MHP’nin tüm teşkilatlarının büyük payı var. Ama geminin kaptanı olarak İl Başkanı Ayhan Salman, il yöneticileri, ilçe başkan ve yöneticileri kısaca tüm teşkilatların ve MHP ile yapılan uyumlu çalışmanın payını kimse inkâr edemez.
Nitekim AK Parti Bursa İl kongresine telekonferans ile katılan AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’da konuşmasının bir bölümünde bu gerçeğe üzerine basarak vurgu yaptı.
Bu köşeden yeni dönem il başkanlığının belirlenmesi sırasında ve öncesinde birkaç yazı kaleme alarak AK Parti’de görevlendirmelerin nasıl yapıldığını anlatan yazılar kaleme almıştım.
AK Parti’de görevlere belirli sürelerde atama yapıldığını, zaman zaman değişikler olduğunu belirtip, AK Parti’nin inovasyon konusunda çok başarılı olduğunu da anlatmıştım.
Ayhan Salman’ın tam zirvede iken yeni dönem için aday olmaması ile bunu yaşayarak görmüş olduk.
Salman, Ankara’da istişareler yapıp yeni dönemde aday olmadı. Aday olmadı ama yen il başkanı koltuğuna oturana kadar da görevini canla başla sürdürdü. O halde hakkını teslim edelim. İl Başkanlığı gibi büyük fedakârlık gerektiren, hakkı ile yapıldığında tek kuruş kâr edilmediği gibi ciddi vakit, emek ve para harcatan bir görevi hiçbir beklenti olmadan bırakmak herkesin harcı olmasa gerek.
Bunu yapabilmek için bir davaya sonuna kadar inanmak gerekiyor.
***
Şimdi de Bursa’daki şaibeler üzerine analizimize geçelim.AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman temiz siyaset yaptı, adı hiçbir akçeli işle anılmadı.
Bu aşamada, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’tan da söz etmek istiyorum.
Aktaş 13,5 yıl İnegöl’de belediye Başkanlığı yaptı, 3 yılı aşkın süredir de Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı.
Alinur Aktaş’ın da bunca zamandan beri hiçbir şaibeli işi duyulmadı.
Oysa mesela Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, başkan yardımcısı olduğu dönemde Hasanağa Göleti’nin yanı başındaki devasa kaçak malikâne yaptırması ile gündeme geldi.
Gerçi Turgay Erdem Alinur Aktaş tarafından yıktırılan kaçak malikânenin kendine ait olmadığını iddia etti ama bence buna kendisi bile inanmadı.
Yandaş medyada, yandaş yazarlardan bu konuda tek satır görmesek te, kamu vicdanı bu konuda oldukça yaralı.
Podyum Park’a Özlüce girişindeki yaşam merkezine, kamp karavana ve daha nicelerine bu yazıda girmeyelim.
Nasipse önümüzdeki günlerde ayrıntılı bir analiz yaparız.
Ne kadar doğru hayatta biz planlar yaparken hiç tahmin edemediğimiz şeyler başımıza geliyor.Hayatın çarkları dönerken balık gibi esir oluyoruz hayata...