Aziz milletim,
Yeni bir manevi havayı hep beraber solumaya başladık.
Kurban Bayramı'nın arefesindeyiz.
Yola çıkacaklara minik bir tavsiyem var:
Gaz pedalını kontrollü kullanın. Trafik işaretlerine ve polislerin uyarılarına mutlaka uyun.
Sol tarafta, direksiyonun hemen yanında bir kol var. Onu sağa ve sola dönüşlerde lütfen kullanın.
Sinyal kolundan bahsediyorum.
Önünüzdeki ve arkanızdaki araçlara ne yapmak üzere olduğunuzu haber veriyor.
Evet, işe yarıyor.
Fren pedalı diye bir şey var, onu da yerli yerince kullanın lütfen.
Sevdiklerinizin başına bayramı kara getirmeyin.
İnanın, size bir şey olunca yüreklerimiz yanıyor.
Yapmayın arkadaşlar, gençler...
Araçlar yarışmak için değil.
Güç gösterisi için değil.
Statü sembolü hiç değil.
Araçlar, sadece sizi bir yerden başka bir yere güvenle ulaştırmak için üretildi.
Can yakmayalım.
Bayramı başımıza kara getirmeyelim.
Sakince ulaşın.
Unutmayın, diğer araçların içinde de kardeşlerimiz var. Hatırlayın, lütfen.
Uyarımızı ve ricamızı yaptık kardeşlerimize. Umarım dikkate alınır.
Gelelim silahlarımıza…
Amerikan anlık istihbaratı ve İngiliz teknolojisiyle donatılan Ukraynalı dengesizler, Rusları hiç olmayacak bir şekilde vurdu.
Ve dünya, daha önce de bahsettiğim "Nükleer Yok Oluş"un eşiğine geldi.
Tabii ki Yahudi Zelenski liderliğinde…
Onların derdi, kendi kutsal kitaplarında geçen emirleri yerine getirmek.
Kendileri kalacak, gerisi tufan.
Bu yüzden dünyanın dört bir yanında köstebek gibi kıyamet sığınakları, tohum bankaları inşa ettiler.
Ve o deliklere şimdiden girdiler bile.
Yaşayacaklarını, vadedilmiş toprakların ve hayatın ellerinde kalacağını zannediyorlar.
Hesapları bu.
Ukrayna'nın saldırısı, bizim kamuoyumuzda da şu soruyu sordurdu:
"Ya aynı tekniklerle bize de saldırırlarsa, ne yaparız?"
Hepimiz bunu merak ediyoruz.
Tedbirimiz var mı?
İnsan, güvende hissetmek ister.
Konuyu uzatmayacağım.
Hani bizim yurtdışındaki askeri üslerimiz var ya…
Şimdiye kadar o üslere yüzlerce benzer saldırı oldu.
Hem de her türlüsünden:
Evlerden çıkan dronlar…
Ormandan çıkıp saldıran dronlar…
Taksiden salınan, kamyonlarla taşınan, tırlardan bırakılan dronlar…
Hepsini yaşadık.
Ruslar ilk değil, merak etmeyin.
Ve bizim ordumuz, mühendislerimizle el ele verdi.
Sahadan gelen verilerle;
– Tespit edici radarlar
– Engelleyici elektronik harp sistemleri
– Onlara özel tasarlanmış hava savunma sistemleri
– Ve çok özel geliştirilmiş mermiler ve füzeler üretildi.
Mesela:
ATOM 35 milimetre hava savunma top mermisi bu iş için üretildi.
20 milimetre parçalanan top mermisi bu iş için üretildi.
Alçak ve çok alçak irtifa hava savunma sistemleri geliştirildi, denendi, sahada kullanıldı ve yüksek başarı elde edildi.
Gürz hava savunma sistemi bunun için var.
Korkut hava savunma sistemi bunun için var.
Üstelik bu sistemler yalnız değil.
Robot savaşçıları havada, karada, denizde, deniz altında ve uzayda durduracak sistemlerimizin çoğu tamamlandı.
Uzay sistemi de bitmek üzere.
Üretilen her silahın, her merminin bir hikâyesi var.
Bayram duası ve temennisiyle…
Bu bayram, kesilen her kurbanın kanı;
Müslüman coğrafyalarda dökülen kardeş kanının son damlası olsun.
Bu bayram, yetimlerin başı okşansın, gözyaşları dursun.
Bu bayram, mazlumun ahı göğe ulaşsın, zalimin düzeni bozulsun.
Barış, adalet ve merhamet; sadece bayram sabahlarında değil, her an dünyaya hâkim olsun.
Kurban Bayramımız mübarek, yolumuz açık, yüreğimiz serin olsun.