SDG'li önder Abdi, Suriye hükümeti lideri ile sekiz maddelik bir anlaşma imzaladı.
SDG'liler anlaşmaya uyar diye umuyoruz. İmza atılan anlaşmaya dikkatle bakınca, içerik boşlukta duran söz ve vaadlerden oluşuyor.
Târih yok, süre yok, kimler denetleyecek,
ne zaman başlayacak,
hiç bir önemli detay yok.
YPG/PKK'nın zaman kazanma çalışmasına atılmış bir imza var.
Fakat bu adamları yetiştirenler, anlaşma, antlaşma, sözleşme ve vaadlerine uymamaları ile tanınan Devlet ve örgütlerdir.
Oportinist yâni: Fırsatçı,
çıkarcı ve bencil, menfaati uğruna her kazığı atacak kötü karakterli kişi ve kurumlar.
Örneğin;
Amerikanın,
İsrail'in,
İngiltere'nin, Almanya'nın, Fransa'nın bölgede ki sicilleri ortada!
O zaman bunların besledikleri, yetiştirdikleri, devşirmeleri,
nasıl olabilir ki?
El cevap:
Efendilerine göre daha ÇUKUR ve aşağılık olmaları beklenir.
Kraldan çok Kralcı ve acayip Mankurtlar olacaklarına şüphe yok.
SDG'li eş başkan Abdi:
Görüşmeleri zamana yayalım, sürece ihtiyacımız var dedi mi?
Dedi, bunu defalarca açıkladı. Kendisi mi açıkladı, yoksa ona söylettirildi mi?
Bence de aklınızdan geçen gibi oldu. Bu çete başları sadece kukla.
SDG' liler zaman kazanmaya oynayacaklar. Çünkü bu çetenin uzantılarının Türkiye'de planladıkları bir büyük kötülük var.
Bu olay her neyse, sekiz ay içinde ortaya çıkacak.
Türkiye'de, SDG' ile aynı çizgide olan muhalefeti izlerseniz ve Türkiye'ye sokulan kara para ve kirli-gizli, habis altınları ve kaynaklarını, ipuçları bizi bir yere götürecek gibi duruyor.
Bu takip; Bizi içimizdeki, dışarıdan güdümlü mankurtlara ulaştıracak.
Peki; Onlar ne yapmakla meşguller, soru bu!?
Cevap da şu;
Cumhur başkanı adayı şeçmekle, hatta atamakla.
Sanki çok büyük ve önemli bir olaya hazırlanıyorlar.
15 Temmuz darbe girişimini gölgede bırakacak büyük bir olay tertipliyorlar izlenimi oluşuyor.
Planlı bir takım şeyler olacak ve onların
'pardon Amerika'nın' belirlediği birisi çıkıp "Başkanlık koltuğuna" oturtulacak.
Bende oluşan his bu. Yanılıyor olabilirim, ancak takibim sonucu izlenimim, oluşan görüntü böyle.
Ancak ortaya dökülen, belgeler, bilgiler hiç de hoş değil.
Muhalefetin cilaladığı o adayın her şeyi;
Yalan, hayatı kurgu, film, fırıldak.
Ben söylemiyorum. Kendi beyan ettiği belgeler çarşaf çarşaf yayınlanmaya başladı.
Yalan beyanlar, fakirim fukarayım edebiyatları; altına imza attığı belgeye dayalı beyanları, televizyon ekranlarından,
Türk halkının suratına doğru belgeler, bilgiler, ilişkiler âdeta püskürdü.
Şimdi;
Bu acele neden diye sormayalım mı?
Derdiniz ne, neye hazırlanıyorsunuz demeyelim mi?
Ey Türk Milleti, senin derin sessizliğine ve ferasetine,
"O Mîlli Ruhuna" hep inandım ve güvendim.
Henüz ipuçlarını gördüğümüz, bu kötülük akınını ve o şeytanın akıncılarını yere serip, nefesini keserek şaşmaz ferasetin ve yiğitliğin ile sonlandıracaksın.
Karanlık planlar senin elinle sönecek.
İçimizde ki elemenları kendisine emredileni yaptılar ve SDG' eli ile, kendi planlarına göre
"sekiz altın ay" kazandılar.
Şahıs olarak bizi uyutsalar bile,
"kadim Türk devleti"
bu numarayı, manevrayı hesap edip, daha onlar masadan kalkmadan ve hatta çok daha önceleri tedbir almış mıdır?
Bence almıştır.
Suriye ve Irak ve ona benzer yerlerdeki açık ve gizli harekatlarımızı dikkatle takip etmenizi tavsiye ederim.
Bakalım SDG'nin aklını besleyenler ve iş birlikçileri mi yaman,
yoksa "Kadim Türk Devlet Aklı" mı?
Olacakları hep beraber izleyip, yaşayıp göreceğiz.