Ülkemizde otomotiv sektörü kepenk kapattı…
2020 yılı dünya da otomotiv sektörü için kayıp yıl olacak, belki de en kötü yıl olarak tarihe geçecek. Mart ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine oranlar %1,6’lık artış ile 50 bin 8 araç satılmış bence elde araç olsa daha fazlası da satılabilirdi. Salgın Nisan ayında otomotivde zorunlu ara ile üretimleri tümden durdurdu. An itibari ile ülkemizde irili ufaklı hiçbir otomotiv firması üretim yapmıyor. Yani, Türkiye’de de durum pekiyi değil ve en iyi perspektifte dahi geçtiğimiz yıllardan kesinlikle daha iyi olmayacak.
Taşıt kredisi başvuruları koronavirüsle birlikte arttı!
Hesapkurdu.com kredi başvurularındaki değişimleri paylaştı. Konut’a yeni destek paketleri açıklanmasına rağmen düşüş gözlemlendi, kredi öteleme aramaları 100 kat artış gösterdi. Bu analiz sonuçlarında dikkat çeken durum her alanda kredi başvurularında azalma görülürken taşıt kredilerine başvurularda beklenenin aksine %15 artış olmasıdır. Bu durum vatandaşların kendilerini ve ailelerini koronavirüs salgınından koruma eğilimlerine göre hareket ettiklerini göstermektedir. Vatandaş daha önce rahatlıkla toplu taşımayı kullanıyor iken şu aralar ailesini ve kendisini korumak adına sosyal izolasyonu sağlayabilmek için kendilerine hususi arabalara yönelme eğilimi göstermekteler.
Markaların elinde yeterli araç stoğu yok!
Elbette satıştaki artış elde stoklu olan araçların bitmesini mecbur kılacaktır. Bazı markaların salgın öncesinde ellerinde araç olmadığı için müşterilere ileri tarihler verdiklerini ve şu anda da ellerinde araç stokunun fazla olmadığını biliyoruz. Örneğin, Toyota COE’su Bozkurt bu gün ellerindeki araç sayısını 300-400 adet olarak açıkladı. Diğer markaların elinde de yüksek adetler gözükmüyor.
Sektör sağlık sebebi ile zorunlu ara verdiği üretimi kısmi olarak başlatmak zorunda kalacak...
Peki, bu durumda ne olacak? Markalar ellerindeki araçları bitirip ardından ileri tarihli araç talebi alarak ilerleyecekler. Bu da bir yerde fabrikaları kısmi çalışmaya itecek. Bu sebeple daha önceki yazımda kapanan ana sanayilerimiz var tedarikçilerimiz var ancak bunların hiç biri dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi tedarik ağındaki bozulmadan kaynaklanmıyor bu bizim için pozitif yönüdür demiştim. Ülkemizde kapanan fabrikalar salgından çalışanlarının sağlıklarını korumak ya da sipariş azlığı sebebi ile ara vermek için oldu. Bu durum istenildiği zaman Türkiye’de üretime başlanabileceğini göstermektedir. Bu salgını hızla durdurabilir ve üretim ağlarımızı tekrar çalıştırabilir isek tüm dünyadan ürün tedariki istenen ülke olabiliriz. Bu durumda böylesine büyük bir krizi fırsata çevirmiş oluruz.
Daha iyi bir ekonomi için, sağlık için, yaşamak için evde kal Türkiye’m…
Hayat eve sığar…