Diyanet İşleri eski başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Habertürk TV'deki Mehmet Akif Ersoy'un hazırladığı programa katıldı.
Mehmet Görmez hoca, halen kurucusu olduğu İslam Düşünce Enstitüsü’nün de Başkanı.
Program 2 saat 17 dakika sürmüş.
Programın süresini özellikle yazdım.
Çünkü bazı yayın organları, Mehmet Görmez hocanın sözlerinin küçük bir bölümünü duyup diğer bölümlerini duymazdan geldiler.
Böylece sanki Diyanet İşleri Eski Başkanı mevcut Başkanı tekzip ediyor algısı oluşturmaya çalışıyorlar.
Yahu bu işler eskidendi.
Şimdi insanlar bilgiye kolayca ulaşabiliyor böylece foyalar ortaya çıkıveriyor.
Beyhude çabalar bunlar yani.
***
Şimdi ilk olarak bazı haber sitesi/gazete/tv’lerin tam 2 saat 17 dakika süren programı nasıl haberleştirdiklerine bakalım önce.
Haberlere yayın kuruluşlarının internet sitelerinden ulaştım.
Cumhuriyet Gazetesi
Eski Diyanet İşleri Başkanından 'cuma hutbesi' çıkışı başlığı çıkardı.
Spotta da, “Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın cuma hutbesinde eşcinsellere yönelik sözlerinin ardından başlayan tartışmaya eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de ‘Bizim bu tür musibetleri belirli bir günah grubuna bağlamamız haşa Allah adına konuşmamız anlamına gelir, bu doğru değil’ sözleriyle dâhil oldu.” diye yazdı.
Halk TV
Aynı başlığı kulandı ve spotta da, “Ali Erbaş’ın cuma hutbesinde eşcinselleri hedef almasıyla başlayan tartışmaya eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de ‘Bizim bu tür musibetleri belirli bir günah grubuna bağlamamız doğru değil’ sözleriyle dâhil oldu.” diye yazdı
Sol gazete
O da aynı başlığı kullandı ve spotta da, “Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın cuma hutbesinde eşcinselleri hedef almasıyla başlayan tartışmaya eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de 'Bizim bu tür musibetleri belirli bir günah grubuna bağlamamız doğru değil' sözleriyle dahil oldu. Görmez ayrıca 'Ankara Barosu'nun açıklaması İslamı çağ dışılıkla itham eden bir açıklama' dedi.” diye yazdı.
Yeniçağ gazetesi
Bu gazetenin başlığını okuyunca; Cumhuriyet Gazetesi, Halk TV ve Sol Gazete’nin yaya kaldıklarını gördük.
Daha başlığı ile çarpıtmada zirve yapmıştı çünkü
Başlık şöyleydi: “Halef selef Diyanet başkanları karşı karşıya geldi: Mehmet Görmez’den Ali Erbaş’a ‘Cuma hutbesi’ çıkışı”
Spotta da çarpıtmaya devam etti iki başkanın söylediklerini, “Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş cuma namazı hutbesinde, korona virüsü kastederek eşcinselliğin ve zinanın hastalıkları beraberinde getirdiğini söylemişti. Önceki Başkan Mehmet Görmez ise ‘Bizim bu tür musibetleri belirli bir günah grubuna bağlamamız haşa Allah adına konuşmamız anlamına gelir, bu doğru değil'.”
Evet bir kısım medya böyle yazdı.
Peki, işin aslı nasıl?
Mehmet Görmez Ali Erbaş’ı tekzip mi etti?
İşin aslını anlamak için programa dönelim ve sözü Mehmet Görmez Hoca’ya bırakalım:
“…
Müslüman bir ülkede, var oluşunu İslam’la taçlandıran bir milletin memleketinde ramazanın ilk cumasında bu ülkenin Diyanet İşleri Başkanı’nın ‘Bu haramdır, bu kötülüktür’ dedikleri bir hareketi, bir haramı ayeti okuyup tercüme etmesi kadar tabii bir şey olamaz. Bunu ben kabul edemem. Ben Diyanet İşleri Başkanı’nın yanındayım.
…..
(Koronavirüsün) Bu kötülüğe bulaşan insanlardan kaynaklandığını söylediğine dair itirazlar yapıldı. Hutbede öyle bir şey söylenmiyor ama söylendiği zamandan dolayı öyle bir yorum yapıldı.
..."
Programı seyretmek ve yapılan haberi okumak isteyenler için ilgili link şöyledir:
https://www.haberturk.com/mehmet-gormez-buyuk-gunahlar-siralamasi-guncellenmeli-2667014
***
Hazreti Âdem’in Habil ve Kabil diye 2 oğlu vardı.
Kabil hakkı inkâr edenlerdendi ve dünya hevesleri yüzünden kardeşi Habil’i öldürmekten geri durmadı.
O gün bugündür Kabil’in yolundan gidenler Allah’ın ayetlerini inkâr etme, kurallarını hiçe saymayı marifet sayıyorlar.
Açık mucizelerle gelen peygamberler ile birlikte yaşadıkları ve mucizeleri de açıkça gördükleri halde inkârdan geri kalmadılar.
Kimileri haddi aşıp peygamberleri öldürdüler.
Bu nedenle, sapkınlığı normal kabul edenler olması da normal.
Son olarak;
Doğuştan fiziksel rahatsızlıkları olanlar, ruhsal hatalıkları nedeniyle normalin dışında olanlar adı üzerinde hastadır ve tedavi edilmesi gerekir. Cinsel tercihlerini özgürce yaşamalarının önü açılamaz. Sodom halkının (Lut Kavmi) başına gelenler masal değildir.