Türkiye Büyük Millet Meclis’inin açılışının 100. yılı dolayısıyla farklı bir hizmet ortaya koymak için “Açılışının 100. Yılında TBMM’nin Vatandaş Algısı ve İmajı Araştırması”nı gerçekleştirmiştik.
Bir bölüm sonuçlarını Cuma günü kamuoyu ile paylaştık.
Araştırmanın yansımalarını farklı kanallardan alıyoruz.
Kamuoyuna açıkladığımız araştırma sonuçlarını TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’a da ulaştırmıştık.
Araştırmanın saha çalışmaları devam ederken Meclis Başkanı’nın haberdar olduğunu öğrendim
Bu açıdan sevindim.
Çünkü biz araştırmacılar saha çalışmaları sırasında ilgili kurum, kuruluş temsilcilerinin haberdar olup olmamalarını da araştırmanın bir parçası olarak görürüz.
Mesela bir belediye hakkında anket çalışması yaparken, belediye başkanına sahada anket yapıldığı bilgisinin ulaşıp-ulaşmadığı bölgeye hâkimiyeti açısından çok önemli bir gösterge olur.
Zaten ağırlıklı olarak da o durum araştırma sonuçlarına yansır.
Benim için, saha çalışması sırasında Meclis Başkanı’nın vatandaş tarafından haberdar edilmesi önemli ve güzel bir ayrıntıdır.
Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çerçevesinde, TBMM’nin yeniden yapılandırılmasına yönelik akademik çevrelerce yapılmış olan kamuoyuna yansımış bir çalışmaya rastlamadım.
Bu konu yazar-çizer takımının gündeminde hiç yok.
Bu nedenle de, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sanki sadece yürütmeden ibaretmiş şeklinde ortaya çıkan algı TBMM’nin etkinliğini tamamen gölgede bırakıyor.
Nitekim bu gerçek Cuma günü açıklanan araştırma sonuçlarına yansıdı.
Oysa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağlam zemine oturması TBMM’nin bu sisteme uygun şekilde yeniden yapılandırılmasından geçmektedir.
Bu yöndeki uyarıları bu sütunlardan defalarca yaptığımızı da hatırlatmak istiyorum.
Devam edelim.
Araştırma sonuçlarına göre;
Millet Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ne olduğundan haberdardır.
Bu sistemin gerektiği gibi işlememesinden de şikâyetçidir.
TBMM’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uygun olarak güçlü şekilde yeniden yapılandırılması konusunda geç kalındığı görüşündedir.
Aslında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Yasama ayağının gerektiği gibi işlemediği algısı siyaset kurumuna olan güveni olumsuz etkiliyor.
Vatandaş, Milletvekillerinden beklentilerinin gerçekleşmediği inancında olduğunu söylüyor.
Bize göre bu sorunun çözülmesi çok zor değildir.
Yapılacak iş şudur;
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içinde, TBMM güçlendirilerek Milletvekillerinin sorumluluklarını yerine getirmesine imkân sağlayan bir yapıya kavuşturulacak.
Hepsi bu.
Vatandaşların çok yüksek oranda TBMM’yi Türkiye’nin temel sorunlarının çözüm yeri olarak görmesi çok önemlidir.
Bir noktaya daha dikkat çekmek istiyorum.
Araştırma sonuçlarının çapraz analizlerinde, TBMM hakkında olumsuz algısı olanların çoğunluğu muhalefet partilerine oy veren seçmenler oluşturuyor.
Muhalefet partileri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşı oldukları halde, TBMM’nin yeniden yapılandırılması konusunda topluma öneri ve çözüm yolu sunamıyorlar.
Araştırmada ortaya çıkan sonuçlara göre, vatandaşın olumsuz algısı kurumsal olarak ne TBMM’yedir, ne de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nedir.
Olumsuz algının temel nedeni;
temel sorunların çözüm yolu olarak görülen TBMM’nin beklentileri karşılayacak şekilde güçlendirilmemesinden ve Milletvekillerinin toplumun temel sorunlarının çözümüne yönelik görevlerini yerine getirecek altyapının kurulamamasından kaynaklanıyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uygun olarak TBMM’nin güçlü yapısı yeniden konumlandırıldığında, olumsuz algının değişeceğini söylemek mümkündür.
Kalın sağlıcakla…