Son yıllarda AK Parti’den ayrılan ve siyasi yaşamını başka partide devam ettiren isimlerin yaptıkları açıklamalar hep aynı. Neler peki bunlar? “Parti içinde demokrasi yok. Recep Tayyip Erdoğan ne derse o olur. Biat etmezsen barınamazsın. Orada işleyen çarka uyum sağlamak zorundasın” şeklinde birkaç tane daha gerekçe sayabiliriz. Başlıca olanlar bunlar olduğu için yazdım.
Neyse gelelim asıl meseleye. Başbakan, bakan ya da parti genel başkan yardımcısı gibi görevlerdeyken sesini çıkarmayanlar, neden bu görevlerinden ayrıldıktan sonra AK Parti’yi ve Recep Tayyip Erdoğan’ı kötülüyor ya da olumsuz konuşuyor?
Herkes için bunu demiyorum tabi, bunun altını çizeyim. Çoğunluk olarak elde ettiği makamı kaybeden ve istediği makama gelemeyip partiden ayrılanlar için diyorum bunu. Son olarak biliyorsunuz Ali Babacan’ın partisinde siyasi hayatını sürdüren eski AK Partili Mustafa Yeneroğlu, AK Parti’deyken son 1 yıl çocuklarının yüzüne bakamıyormuş. Madem ki yanlışı gördün niye o an ayrılmadın partiden diye sormazlar mı? Siyasetle ilgili olanlar bilir. Mustafa Yeneroğlu Avrupa Milli Görüş Teşkilatı kontenjanından Avrupalı Türklerin sorunlarına çözüm bulabilmek için milletvekili aday listelerinde yer verilmiş ve seçilmişti. Ancak zaman içinde bırakın Avrupalı Türklerin sorunlarına çözüm bulmayı, kendisi parti içerisinde sorun olmaya başlayınca Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından istifası istenmişti.
Tabi bunun örnekleri şimdi CHP’li olan Abdüllatif Şener ile başlar, Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan gibi en üst seviyelerde görev yapmış isimlerle devam eder.
Ancak şunu da söylemek isterim. AK Parti’den ya da herhangi bir partiden üst düzeyde görev yaparken, kendince bazı uygulamaların yanlış olduğunu söyleyerek o görevden ayrılıp eleştiren olursa, buna kimse bir şey demez. Hatta takdir bile eder.
Ama makamını kaybeden ya da istediği makamı elde edemeyince ayrılıp, geçtiği başka bir siyasi partide makam sahibi olmak için konuşanlar, benim baktığım yönden anlamsız görünüyorlar. Hatta şu da var. AK Parti’yi ya da Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemeyen vatandaşların takdirini toplayıp, prim yapmaya çalışanlar da kesinlikle yanlış yapıyorlar. Çünkü daha önce AK Parti’den ayrılıp parti kurarak hayal satanların yüzde 1 bile oy alamadığını hepimiz hatırlıyoruz. Bence yine aynı olacak. Hatta bir adım daha öteye gideyim, bakalım kaç tanesi seçime bir parti ile girebilecek?
Kalın sağlıcakla…